DEPREM SONRASI MALATYA: KAOSUN İÇİNDE YAŞANAN MÜCADELE
Malatya, geçtiğimiz yıl yaşanan iki büyük depremle sarsıldı ve yara aldı. Doğal afetin yıkıcı etkileri şehri derin bir krize sürükledi. Ancak, depremin ardından geçen aylarda, şehirdeki toparlanma süreci beklenenden çok daha yavaş ilerledi. Hizmetlerin ve inşaat yapımlarının geç yürümesi, Malatyalıların mağduriyetlerini daha da artırdı ve şehirde bir kaos ortamı oluşmasına neden oldu.
Depremin hemen ardından, Malatya'da ciddi bir yıkım yaşandı. Evler, iş yerleri ve kamu binaları büyük hasar gördü. İlk etapta yapılan acil müdahaleler, arama kurtarma çalışmaları ve geçici barınma çözümleri, hayat kurtarma adına önemli adımlardı. Ancak, bu ilk müdahalelerin ardından kalıcı çözümler için atılması gereken adımlar beklenenden yavaş ilerledi.
Deprem sonrasında, kamu hizmetlerinin yeniden tesis edilmesi ve inşaat çalışmalarının başlaması için gerekli olan bürokratik süreçler, beklenenden daha uzun sürdü. İzinler, projelendirme ve kaynak tahsisi gibi süreçler, depremzedelerin ihtiyaçlarına hızlı bir şekilde cevap veremedi. Bu durum, şehirdeki insanların mağduriyetlerini artırdı ve tepki topladı.
Deprem sonrası yeniden inşa çalışmaları da çeşitli nedenlerle gecikti. Malzemelerin temininde yaşanan zorluklar, iş gücü eksiklikleri ve finansal kaynak yetersizlikleri, inşaat sürecini olumsuz etkiledi. Birçok aile, geçici barınma alanlarında uzun süre kalmak zorunda kaldı. Bu durum, hem fiziksel hem de psikolojik olarak büyük bir yıpranma yarattı.
Malatya'da yaşanan kaos ortamında, sivil toplum kuruluşları ve gönüllü gruplar, depremzedelere yardım eli uzatmak için büyük çaba gösterdi. Gıda, giyecek ve temel ihtiyaç malzemelerinin dağıtımı, psikososyal destek hizmetleri ve geçici barınma çözümleri konusunda önemli katkılar sağladılar. Ancak, bu çabalar, kamu kurumlarının yapması gereken kalıcı çözümlerin yerini alamadı.
Malatya'da yaşanan bu zorlu süreç, deprem sonrası kriz yönetimi ve yeniden yapılanma çalışmalarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Şehirdeki insanların geleceğe dair umutları ve beklentileri, hızlı ve etkili bir şekilde hayata geçirilmesi gereken projelere bağlı. Kalıcı konutların inşa edilmesi, altyapının yeniden tesis edilmesi ve ekonomik hayatın canlandırılması, Malatya'nın yeniden ayağa kalkabilmesi için elzem.
Deprem sonrası Malatya'da yaşanan kaos, doğal afetlere karşı daha hazırlıklı ve dirençli olunması gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Gelecekte benzer felaketlerin yaşanmaması adına, kriz yönetimi ve yeniden yapılanma süreçlerinin daha etkin bir şekilde planlanması ve uygulanması, hayati bir önem taşıyor.
Gelinen süreçte elimizi çabuk tutmamız ve halkın daha fazla mağduriyet yaşamaması için destekleri ve çabaları devlet olarak daha da fazla vermemiz gerekiyor. Halkın başının ucunda Demokles’in kılıcı gibi sallanan mevzuat hazretlerininin de biraz daha törpülenerek yumuşatılması ve devletin baba şefkatinin esirgenmemesi gerekiyor.
Yeni yıkım ve acıların yaşanmaması ve geçmiş acılardan ders alınması dileğiyle.
ADİL AKTAŞ
26 TEMMUZ 2024