PüTÜRGE'lilerin Baraj İle İmtihanı
Yıllardır köylerimizin Büyükçay baraj suları altında kalacağını Mağduriyet konusunda yetkililere sesimizi duyuramadık.
Şimdi barajın yapımına başlanacak bölgenin en güzel yerleşim alanları köylerimiz sular altında kalacak.
Dün Uzuntaş peraş çayı Yeşildere Ve Taştepe. kolları üzerinde yapılması planlanan baraj bilgilendirme toplantısı yapıldı
Emlak ve Kamulaştırma Daire Başk. Sn. Abdullah ÇÖMLEKCİ ve Bölge Müdür Yard. Sn. Ejder AKBAŞ Baraj inşaat yüklenici firma yetkililerin katılımıyla Büyükçay Barajı rezervuar alanında kalan Uzuntaş, Yeşildere ve Yandere Mahalleri sakinleriyle bilgilendirme toplantısı yapıldı.
Bizim yaşadığımız coğrafya ekonomik sebeplerden dolayı yıllarca gurbet hayatına maruz kalınmıştı maalesef insanlarımızın öteden beri her türlü sıkıntı ve acının yaşadığı bir coğrafya olmuş bu acı ve sıkıntılar bugün şekil değiştirerek yaşanmaya daha doğrusu yaşattırılmaya devam ettirilmektedir.
Mağdur olacak Köyler için 5543 Sayılı iskân Kanunu ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre bilgilendirme toplantısı etkilenen nüfus için hak sahiplerinin belirlenmesi yeni yerleşim yeri seçimi gibi gerekli çalışmalar hakkında planlama ve bilgilendirme yapıldı.
Baraja karşı olan Uzuntaş Yeşildere Yandere sakinleri ve yöre halkı iptal edilmesini istedi.
Özel iklimi ile dünyada eşine az rastlanan bir doğa güzelliğine sahip coğrafyamız.
Lütfen buna dur diyelim!
Yaşam her şeyden öncelikli. Her şeyi para ile bulabilirsiniz ama yaşamı kaybettiğiniz zaman hiçbir şeyin anlamı olmaz.
Burada bir çok köy onlarca mezra var.
Kimi tarladan kimi arıdan kimi meyveden kimi de yabani ottan kazanıyor.
Bu yörenin ürünü çok değerli herkes bir şekilde kazanıyor.
Buranın havası insanların ruhuna işlemiş yöre insanı buraları terk etmeyi asla düşünmüyor.
Baraj yapılması durumunda insanlar göç ederse toplu intihara gitmiş olur.
Pütürge’nin tüm STK'larına büyük iş düşüyor.
Desteklerinizi yanımızda görmeyi önemsiyoruz.
Yöre insanlarına çağırımızdır sizin sadece buralarda tarlanız ve eviniz yok.
Buradaki dağlar da ovalar da sizin.
Sahip çıkalım.
Türkiye’nin en büyük milli parklarından olan Nemrut Dağı Milli Parkı sınırları içerisinde bulunan Yeşildere ve Uzuntaş mahalleri gelecekte tamamen yok olacaktır.
Baraj sularıyla ortaya çıkacak gölleşme zamanla bölgenin iklimini değiştirecek kar yağışı azalacak ve kaynak sularının azalması tamamen kuruması ve bir süre sonra da doğanın yok olmasına neden olacaktır. Yapılması planlanan barajın daha ömürü dolmadan vadinin yok olacağını baraj yapılan yerlerden biliyoruz.
Bu deneyimlere ve tarihsel hafızaya sahibiz.
Yarım asra yakın bir süredir tartışılan Pütürge Yeşildere Uzuntaş mahallerini büyük ölçüde etkileyecek Büyükçay Barajı projesi son yıllarda gündem konusu olmaya devam ediyor. İlk olarak 1980’lı yıllarda gündeme gelen ve sonrasında hep bir duyum olarak zihinlerde yer alan Büyükçay Barajı ile ilgili bugünlerde en kritik günler yaşanıyor.
Uzun yıllardan bu yana kahta çayı havzasında yapılması planlanan fakat daha sonra yapılan çalışmalarla Yeşildere, Uzuntaş Mahalle sınırlarında inşa edilmesi uygun görülen
Vatandaşların zihinlerinde doğduğu toprakları terk etme korkusunu her zaman için canlı tutan baraj ile ilgili gelişmeleri ve barajdan etkilenecek köylerin umudu gün geçtikçe kırılıyor son bilgilendirme toplantısında vatandaşlardaki tedirginliği hep beraber bir kez daha yaşadık.
Büyükçay Barajı ile ilgili son karar bölgede yaşayanların umudunu azalttı.
Yılın 12 ayını köyünde yaşayan ve geçimini çiftçilik ve hayvancılıkla sağlayanların tamamı barajın yapılmasına karşı.
Bölge halkı yıllardır baraj kararı nedeniyle evlerine çivi dahi çakamıyor.
Çok ciddi sıkıntı yaşıyoruz.
Biz büyük bir belirsizliğin içindeyiz. Yarınımız ne olacak bilmiyoruz. Yani yapılacaksa bile bize bilgi verilmesini istiyoruz.
Nereye gideceğimizi söylesinler bilelim.
Büyük bir belirsizlik içinde herkes.
Bölgede yaşayanlar olarak Barajın yapılmasını istemiyoruz. Gerçi biz ne desek herkes istediği şeyi istediği gibi yapıyor.
Yani köy halkına bu güne kadar bölgenin yönetim kadrosu sormadılar’ki baraj yapılsın mı?’ diye. Millet burada muallakta kimse ne yapacağına karar veremiyor. Yani sıkıntı büyük köy halkının yüzde 100’ü bu işe karşı kimse barajı istemiyor. Barajın ne Malatya’ya nede Pütürge’ye nede Yeşildere ve Uzuntaş mahallerine nede bölge halkına getirisi yok. Bizi vatanımızdan ediyor. Pütürge’ye bir kuruş katma değeri yok bu barajın.
Burada ki halk göç edip gidecek. Uzun lafın kısası bölge çok sahipsiziz durumda yerel yönetimlerin mağduriyete bir katkı sonmalarını istiyoruz.
Olması halinde giden çok olur kalanlar ise ne yapacakları konusunda kararsızlar. Sorunlarımızı sadece seçim zamanı dinliyorlar.
Arazi koşulları gereği ancak geçimlik tarım ve yerel malzemeyi doğru ve akıllıca kullanarak geliştirilen kırsal mimarinin ayakta tuttuğu binlerce aile köklerinden ve içinde yaşadıkları doğal-kültürel çevreden vahşice koparılıp üstelik de birçoğu ömür boyu ev borcu ödeyecekleri yeni yaşam alanlarına taşınmaya zorlanacaklar.
Her şey dünya malı değildir.
Bu yaşamımız bu doğamız yok edilecek. Kimine belki para verecekler menfaatine gelebilir ama bu köylerde ölecek kültürümüz geleneklerimiz bunların hepsi yok olacak ailelerimiz dağılacak.
Baraj altında kalmayan evlerin durumunun ne olacağının netleştirilmesi.
Köylerimiz bir bütündür ilkesi ile köyün bölünmeden tüm evlerin aynı statüde değerlendirilmesi ilerde köyde yaşamak isteyen köylülerimiz için tüzel kişiliğine yeterince alan tahsil edilmelidir.
Bölge halkının baraj projesine karşı tepkileri toplantı tutanağına kaydedildikten sonra proje için gelen heyet toplantıdan ayrıldı.
Projeye razı olmadığını belirten köylüler ise hukuki süreç başlatacaklarını ve mücadele edeceklerini kararlaştırdıklarını ifade ettiler.
Her insan atalarının topraklarında kalmak ister Bizde gitmek istemiyoruz.
Çevre hepimizin ortak değeridir.
Ve bu değer bize bin yıllardan bu yana miras olarak nesilden nesile aktarılmıştır.
Bu gün de bizim görevimiz tahrip edilmeden bozulmadan devraldığımız mirasımızı canlı ve cansız varlıklarıyla doğamızı kültürümüzü hiç tüketmeden yok etmeden gelecek nesillerimize bırakmaktır.
Yetkililerin bizim sesimizi duymalarını istiyoruz. Baraj yapılacak diye bizim bu kadar emeğimiz yok sayılmasın.